Dil Farkındalığı terimi, geniş bir eğitim bağlamında çalışan uygulayıcılar, teorisyenler ve araştırmacılar tarafından ortaya konmuştur. Bu makaledeki amacımız: Dil Farkındalığının daha çeşitli geniş yorumlarını incelemekten ziyade, İngilizce öğretmenliği eğitiminde uygulayıcılar tarafından son yıllarda geliştirilen Dil Farkındalığı görüşüne odaklanmaktır.
Başlangıç noktamız çok basit: bir öğretmen dili ve nasıl çalıştığını ne kadar çok biliyorsa o kadar iyidir. Dilbilimsel farkındalık yaratan bir öğretmen çeşitli görevleri yerine getirmek için güçlü ve güvenli bir mevkide olur – ders hazırlama, materyallerin değerlendirilmesi, uyarlanması ve yazılması; bir ders programını veya müfredatı anlamak, yorumlamak ve en sonunda tasarlamak; öğrencilerin performanslarını test etmek ve değerlendirmek ve müfredat boyunca İngilizce dil çalışmalarına katkıda bulunmak. Doğrusu, başarılı iletişimsel öğretimin, iletişimsel bakışın zenginliği ve karmaşıklığı nedeniyle bir öğretmende her zamankinden daha yüksek düzeyde bir dil farkındalığı olduğuna inanıyoruz. Bu hususlar ana dili konuşanlar (NS) ve asıl ana dili olmayan konuşmacılar’a (NNS) eşit olarak uygulanır. Dil farkındalığı eksikliği genellikle sınıf seviyesinde kendini gösterir, örneğin bir öğretmen bir ders kitabındaki eksiklikleri tespit edemez ve telafi edemez veya bir öğrencinin dile ilişkin bir sorusunu cevaplayamadığı durumlarda. Bu durumlarda öğretmenler doğru cevabı değil öğrencilerin zorlukları aşmalarında gerekli uzmanlığı yapmalılar.
Bu metin aşağıda bulunan orijinal metinden çevrilmiştir.
The term Language Awareness has been appropriated by practitioners, theorists, and researchers operating in a wide range of educational contexts. Our aim in this paper is to focus on the view of LA that has been developed over recent years by practitioners in English language teacher education rather than to examine the various wider interpretations of LA.
Our starting point is simple: the more aware a teacher is of language and how it works, the better. A linguistically-aware teacher will be in a strong and secure position to accomplish various tasks - preparing lessons; evaluating, adapting, and writing materials; understanding, interpreting, and ultimately designing a syllabus or curriculum; testing and assessing learners’ performance; and contributing to English language work across the curriculum. Indeed, we suspect that successful communicative teaching depends more than ever on a high level of language awareness in a teacher due to the richness and complexity of a ‘communicative view’. These points apply equally to teachers of native speaker (NS) and non- native speaker (NNS) origin. It follows that a lack of awareness of language often manifests itself at classroom level - for example when a teacher is unable to identify and compensate for shortcomings in a course book, or is ‘caught out’ by a learner’s question on the language. In these situations, teachers need to draw upon their linguistic knowledge, not to provide ‘right answers’, but to provide the necessary expertise to help the learner overcome difficulties.